Kiraz Ağacı kiraz fidanı Z 900- saksıda yaşlı büyük ağaç 10-12 Cm Gövde Çevresi 200-250 cm boyunda (budandığından dolayı)
saksıda meyve verir halde
Kiraz ağacı Z-900 Ziraat 900 yetiştirilen bölgeler: Afyon Sultandağı ve geniş anlamda çevresi (Akşehir, Konya Ereğli, Isparta Uluborlu, Konya Hadim); İzmir Kemalpaşa ve çevresi (Manisa Salihli, Denizli Honaz)
Özellikle Sultandağı ilçesinin Dereçine bölgesinde çok kaliteli kirazlar yetiştiğine şahit oldum. 2005 yılında burada yetiştirilmiş 40 kalibre üzeri kirazları tatma şansına sahip oldum. Hayatımda yediğim en lezzetli kirazlardı. Kirazda kalibre çap anlamına geliyor. 40 kalibre 40 milim demek. Şimdi elinize bir cetvel alın ve çapı 40 milim olan bir kirazın nasıl bir şey olabileceğini tahmin etmeye çalışın lütfen. Ben fotoğraflarını çekip inanmayanlara uzun süre göstermiştim.
Elbette böyle iyi kiraz çok çıkmıyor. Tüm bölgenin üretiminin % 1’ i ancak bu boy olabiliyor. Ancak bölgede (geçen sene,2007 hariç) boylar en az 28 kalibre. Çok güzel kirazlar üretiliyor ve değer fiyattan satılıyor. Geçen sene (2007) yağışlarda ve iklimde yaşanan anormallikler dolayısı ile kalibre çok düşüktü ve birçok bölgede kirazı toplatılmadı bile. Çünkü birçok yerde toplatma masrafı, kiraz satışından elde edilecek paradan fazla idi. Normal yıllarda üreticinin 2-5 YTL’ ye verdiği kiraz geçen sene 0,85 YTL den verebildi. Dekardan alınan verim genel olarak çok yüksekti ancak kalibre düşük olduğu için kiraz para etmedi. Ne var ki damlama sulama sistemi olan bahçelerde bu sorun genel olarak oluşmadı ve kiraz kalibresinden pek kaybetmedi.
İzmir Kemalpaşa, erkenci ve kaliteli kirazı ile meşhur. Burada da erken dönem iyi kalite kiraz üretiliyor.
Açıkçası Türkiye’ yi ortadan ikiye doğu batı olarak ayırsanız, 37 ile 39’ uncu paraleller arası bölgenin batısı kiraz bölgesidir diyebiliriz.
Bu bölgenin civarında da kiraz üretimi yapılabiliyor. Özellikle bu bölge civarında veya rakımı 2000 metreye kadar olan yerlerde geççi kiraz üretiliyor ve burada üretilen kiraz daha yüksek fiyattan satılıyor.
Kiraz Napolyon yada z 900 kiraz Çeşit seçimi
Türkiye’ de kiraz denince akla hemen "Ziraat 900" çeşidi geliyor. İhracata giden, yüksek fiyatla satılan kiraz bu kiraz. Başka çeşit de düşünmüyor üreticiler. Bu kirazın haricindeki çeşitler iyi gelir sağlamıyorlar.
Bence de "Ziraat 900" ya da Napolyon kirazı denen kiraz harici anaçlarla üretim yapmaya gerek yok.
Bodur mu, klasik mi?
Bodur meyve anaçları son zamanlarda çok konuşuluyor. Bodur kiraz dikimi yaptıktan 3 yıl sonra verim almaya başlıyorsunuz. Bundan sonra da 5-10 yıl boyunca karlı bir üretim gerçekleştirebiliyorsunuz. Daha sonra ağaçların sökülüp yerine yeni fidan dikmek gerekiyor. (Bu konuda 20 yıla süresince ürün alındığı söyleniyor ancak bir bodur kiraz üreticisi kötü ihtimali düşünüp bodur bahçesinden 5-10 yıl kiraz almak üzerine fizibilitesini yapmalı. Bence hasata kadar 3 yıl artı 10 yıl ürün alımı ile beraber bahçelerin 13 yıllık planlanması daha mantıklı olur. Zaten 10-15 yıl sonra kullandığınız çeşit yerine daha verimli çeşitler, daha karlı üretim imkanları geliştirilmiş olacağı için 10-15 yıldan uzun süre üretim planlamaya da gerek olmadığını düşünüyorum. )
Öncelikle bilmek gerekir ki klasik fidan daha ucuz ve dekara daha az fidan dikiyorsunuz. Buna göre fidanın kalitesine göre dekara 150-500 YTL arası bir masraf ile dikimlerinizi yapabilirsiniz.
Oysa bodur fidanda dekara daha fazla fidan dikiyorsunuz hem de bodur fidan daha pahalı. Buna göre dekara 1000-3000 YTL arası bir masrafla dikimlerinizi yapıyorsunuz.
Elbette bodur fidanın bakımı daha kolay, üretilen kirazın kalibresi yüksek ve daha iyi fiyattan satılabiliyor, verimi fazla ve üçüncü yıldan itibaren satılabilir miktar ürün almaya başlıyorsunuz.
Ancak klasik fidanın da avantajları var. Ben 40-50 yaşında ağaçlar olan bahçeler gördüm. Yani klasik anaçlardan oluşturulmuş bahçelerde daha uzun süre ürün alıyorsunuz. Verim de 30 yaşına kadar artıyor. İlk yatırım masrafı düşük.
Bana göre yüksek yatırım bedelini göze alıp, kısa sürede iyi gelir için bodur kirazı; uzun sürede de olsa daha düşük yatırım bedelleri ile uzun dönem verim almak için klasik anacı tercih edebilirsiniz. Sonuçta klasik anaç ile fidan masraflarından tasarruf edilen para ile ek arazi alınıp daha büyük alanda üretim yapmak da mümkün olabilir.
Bodur veya klasik anaç konusunda üretim yapacak kişi mevcut mali durumunu, üretim yapacağı alanda alınabilecek yeni arazi olup olmadığını, bölgenin işgücü imkanlarını değerlendirip kararını vermeli. ülkemizde en yoğun kiraz hasadı haziran sonu oluyor. Yani bu dönem kiraz hasadı yapıldığında, arz talep dengesi gereği alımcılar kiraza düşük fiyat verme eğiliminde olabilecekler veya ürünü almak konusunda çok istekli olmayabileceklerdir. Özellikle ürününüzün kalitesi düşük, o yıl da ürün bol ise bu dönemde hasat edilen ürünü satmak zorlaşacaktır.
Oysa Mayıs sonu Haziran başı hasat edilen erkenci kirazlara daha yüksek fiyat ödenecektir çünkü bu dönem kiraz azdır ve son tüketici daha yüksek ücret ödemeye hazırdır. Benzer şekilde Temmuz sonu Ağustos ayı içerisinde hasat edilecek kiraz da daha yüksek fiyat ile alınma eğiliminde olacaktır.
Buna göre erken veya geç dönem hasat edebilme kiraz üretiminde önemli bir husus. Eğer üretime başlamak için Türkiye’ nin çeşitli bölgelerinde arazi arıyor isek daha sıcak ve rakımı düşük yerleri ya da daha soğuk ve rakımı yüksek yerleri düşünmek, yoğun dönem yerine düşük rekoltenin olduğu dönemde üretim yapmak açısından önemli olacaktır.
Yalnız bu konuda dikkat etmemiz gereken bazı hususlar var. Yüksek rakımlı ve soğuk yerlerde kirazlarımızın don zararına uğrama riski artacaktır. Böyle yerlere don zararını önlemek için hava karıştırıcı pervanenler veya nem arttırıcı sisleyiciler koymak ve don zararından korunmaya çalışmak gerekecektir. Damlama sulama sistemine sahip olmak ve don uyarısı öncesi bahçeyi sulamak da kimi zaman işe yarayan bir uygulamadır.
Unutmamak gerekir ki, sıcaklığın sık sık -20 derecenin altına düştüğü bölgelerde kiraz yetiştiriciliği yapılmamalıdır.
Benzer şekilde sıcakların yüksek olduğu bölgelerde de risk vardır. Buna göre kirazlar kış dinlenme döneminden çıkabilmek için 7.2 derecenin altında 1100-1700 saatlik soğuklanma süresine ihtiyaç duyarlar. Bu soğuklanma ihtiyacına bitkisel üretimde vernalizasyon denir. Eğer erkenci üretim yapmak amacı ile ülkemizin sıcak güney bölgelerinde bahçe tesis eder isek burada kiraz yetiştirmek mümkün olmayacaktır.
4- Damlama Sulama
Damlama sulama modern ve karlı kiraz üreticiliği için günümüzde olmazsa olmaz noktasına gelmiştir. Damlama sulama sistemine sahip olan üreticiler kuraklık yıllarında kötü etkilenmez, topraklarının bozulmasını önler, yağışlara bağlı risklerden korunur hatta doğru zamanlama ile don tehlikesinden bile kısmen korunabilirler. Ülkemizde yeni kiraz bahçelerinin hemen hemen tamamında damlama sulama sitemi de kurulmaktadır ve eski bahçe sahipleri, uzun süredir bu sistemin faydalarının farkındadır ve bu sistemi kurabilmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. yetiştirilen bölgeler: Afyon Sultandağı ve geniş anlamda çevresi (Akşehir, Konya Ereğli, Isparta Uluborlu, Konya Hadim); İzmir Kemalpaşa ve çevresi (Manisa Salihli, Denizli Honaz)
Özellikle Sultandağı ilçesinin Dereçine bölgesinde çok kaliteli kirazlar yetiştiğine şahit oldum. 2005 yılında burada yetiştirilmiş 40 kalibre üzeri kirazları tatma şansına sahip oldum. Hayatımda yediğim en lezzetli kirazlardı. Kirazda kalibre çap anlamına geliyor. 40 kalibre 40 milim demek. Şimdi elinize bir cetvel alın ve çapı 40 milim olan bir kirazın nasıl bir şey olabileceğini tahmin etmeye çalışın lütfen. Ben fotoğraflarını çekip inanmayanlara uzun süre göstermiştim.
Elbette böyle iyi kiraz çok çıkmıyor. Tüm bölgenin üretiminin % 1’ i ancak bu boy olabiliyor. Ancak bölgede (geçen sene,2007 hariç) boylar en az 28 kalibre. Çok güzel kirazlar üretiliyor ve değer fiyattan satılıyor. Geçen sene (2007) yağışlarda ve iklimde yaşanan anormallikler dolayısı ile kalibre çok düşüktü ve birçok bölgede kirazı toplatılmadı bile. Çünkü birçok yerde toplatma masrafı, kiraz satışından elde edilecek paradan fazla idi. Normal yıllarda üreticinin 2-5 YTL’ ye verdiği kiraz geçen sene 0,85 YTL den verebildi. Dekardan alınan verim genel olarak çok yüksekti ancak kalibre düşük olduğu için kiraz para etmedi. Ne var ki damlama sulama sistemi olan bahçelerde bu sorun genel olarak oluşmadı ve kiraz kalibresinden pek kaybetmedi.
İzmir Kemalpaşa, erkenci ve kaliteli kirazı ile meşhur. Burada da erken dönem iyi kalite kiraz üretiliyor.
Açıkçası Türkiye’ yi ortadan ikiye doğu batı olarak ayırsanız, 37 ile 39’ uncu paraleller arası bölgenin batısı kiraz bölgesidir diyebiliriz.
Bu bölgenin civarında da kiraz üretimi yapılabiliyor. Özellikle bu bölge civarında veya rakımı 2000 metreye kadar olan yerlerde geççi kiraz üretiliyor ve burada üretilen kiraz daha yüksek fiyattan satılıyor.
Kiraz Napolyon yada z 900 kiraz Çeşit seçimi
Türkiye’ de kiraz denince akla hemen "Ziraat 900" çeşidi geliyor. İhracata giden, yüksek fiyatla satılan kiraz bu kiraz. Başka çeşit de düşünmüyor üreticiler. Bu kirazın haricindeki çeşitler iyi gelir sağlamıyorlar.
Bence de "Ziraat 900" ya da Napolyon kirazı denen kiraz harici anaçlarla üretim yapmaya gerek yok.
Bodur mu, klasik mi?
Bodur meyve anaçları son zamanlarda çok konuşuluyor. Bodur kiraz dikimi yaptıktan 3 yıl sonra verim almaya başlıyorsunuz. Bundan sonra da 5-10 yıl boyunca karlı bir üretim gerçekleştirebiliyorsunuz. Daha sonra ağaçların sökülüp yerine yeni fidan dikmek gerekiyor. (Bu konuda 20 yıla süresince ürün alındığı söyleniyor ancak bir bodur kiraz üreticisi kötü ihtimali düşünüp bodur bahçesinden 5-10 yıl kiraz almak üzerine fizibilitesini yapmalı. Bence hasata kadar 3 yıl artı 10 yıl ürün alımı ile beraber bahçelerin 13 yıllık planlanması daha mantıklı olur. Zaten 10-15 yıl sonra kullandığınız çeşit yerine daha verimli çeşitler, daha karlı üretim imkanları geliştirilmiş olacağı için 10-15 yıldan uzun süre üretim planlamaya da gerek olmadığını düşünüyorum. )
Öncelikle bilmek gerekir ki klasik fidan daha ucuz ve dekara daha az fidan dikiyorsunuz. Buna göre fidanın kalitesine göre dekara 150-500 YTL arası bir masraf ile dikimlerinizi yapabilirsiniz.
Oysa bodur fidanda dekara daha fazla fidan dikiyorsunuz hem de bodur fidan daha pahalı. Buna göre dekara 1000-3000 YTL arası bir masrafla dikimlerinizi yapıyorsunuz.
Elbette bodur fidanın bakımı daha kolay, üretilen kirazın kalibresi yüksek ve daha iyi fiyattan satılabiliyor, verimi fazla ve üçüncü yıldan itibaren satılabilir miktar ürün almaya başlıyorsunuz.
Ancak klasik fidanın da avantajları var. Ben 40-50 yaşında ağaçlar olan bahçeler gördüm. Yani klasik anaçlardan oluşturulmuş bahçelerde daha uzun süre ürün alıyorsunuz. Verim de 30 yaşına kadar artıyor. İlk yatırım masrafı düşük.
Bana göre yüksek yatırım bedelini göze alıp, kısa sürede iyi gelir için bodur kirazı; uzun sürede de olsa daha düşük yatırım bedelleri ile uzun dönem verim almak için klasik anacı tercih edebilirsiniz. Sonuçta klasik anaç ile fidan masraflarından tasarruf edilen para ile ek arazi alınıp daha büyük alanda üretim yapmak da mümkün olabilir.
Bodur veya klasik anaç konusunda üretim yapacak kişi mevcut mali durumunu, üretim yapacağı alanda alınabilecek yeni arazi olup olmadığını, bölgenin işgücü imkanlarını değerlendirip kararını vermeli. ülkemizde en yoğun kiraz hasadı haziran sonu oluyor. Yani bu dönem kiraz hasadı yapıldığında, arz talep dengesi gereği alımcılar kiraza düşük fiyat verme eğiliminde olabilecekler veya ürünü almak konusunda çok istekli olmayabileceklerdir. Özellikle ürününüzün kalitesi düşük, o yıl da ürün bol ise bu dönemde hasat edilen ürünü satmak zorlaşacaktır.
Oysa Mayıs sonu Haziran başı hasat edilen erkenci kirazlara daha yüksek fiyat ödenecektir çünkü bu dönem kiraz azdır ve son tüketici daha yüksek ücret ödemeye hazırdır. Benzer şekilde Temmuz sonu Ağustos ayı içerisinde hasat edilecek kiraz da daha yüksek fiyat ile alınma eğiliminde olacaktır.
Buna göre erken veya geç dönem hasat edebilme kiraz üretiminde önemli bir husus. Eğer üretime başlamak için Türkiye’ nin çeşitli bölgelerinde arazi arıyor isek daha sıcak ve rakımı düşük yerleri ya da daha soğuk ve rakımı yüksek yerleri düşünmek, yoğun dönem yerine düşük rekoltenin olduğu dönemde üretim yapmak açısından önemli olacaktır.
Yalnız bu konuda dikkat etmemiz gereken bazı hususlar var. Yüksek rakımlı ve soğuk yerlerde kirazlarımızın don zararına uğrama riski artacaktır. Böyle yerlere don zararını önlemek için hava karıştırıcı pervanenler veya nem arttırıcı sisleyiciler koymak ve don zararından korunmaya çalışmak gerekecektir. Damlama sulama sistemine sahip olmak ve don uyarısı öncesi bahçeyi sulamak da kimi zaman işe yarayan bir uygulamadır.
Unutmamak gerekir ki, sıcaklığın sık sık -20 derecenin altına düştüğü bölgelerde kiraz yetiştiriciliği yapılmamalıdır.
Benzer şekilde sıcakların yüksek olduğu bölgelerde de risk vardır. Buna göre kirazlar kış dinlenme döneminden çıkabilmek için 7.2 derecenin altında 1100-1700 saatlik soğuklanma süresine ihtiyaç duyarlar. Bu soğuklanma ihtiyacına bitkisel üretimde vernalizasyon denir. Eğer erkenci üretim yapmak amacı ile ülkemizin sıcak güney bölgelerinde bahçe tesis eder isek burada kiraz yetiştirmek mümkün olmayacaktır.
Dikkat Edilecek Diğer Hususlar
Kiraz üretiminde önemli olduğunu düşündüğüm diğer hususlar şunlardır:
1- Hasat İşçisi Temini
Kirazda ülkemizin başarılı olmasının sebeplerinden birisi de kirazın hasadı sırasında yoğun işgücü gerekmesidir. Eğer işçilik ücretleri yüksek olursa kirazı hasat etmek karlı olmayabilecektir ki bunun örneği kalibrenin düşük olduğu 2007 yılında kısmen görülmüştür. Buna göre karlı üretim için üretimin yapılacağı bölgede uygun işgücü imkanı olabilmelidir.
2- Kirazcılığın Bölgede Genel İş Olması
Üretim yapılacak bölgede kirazcılık genel bir faaliyet değil ise; çok güzel üretim de yapıyor olsanız, büyük üretici değilseniz alımcılar bölgenize gelmeyi pek tercih etmeyeceklerdir. Çünkü bir iki bahçenin ürününü almak için alımcıların bölgenize gelmesi ve fiyat rekabeti oluşturarak sizi memnun edecek fiyatları önermeleri mümkün olmayacaktır. Buna göre üretim yapacağınız bölgede kirazcılık genel bir işkolu değil ve bölge çapında rekolte düşük ise en baştan bu durumun bilincinde olarak ürünü kendiniz tüketiciye ulaştırma yollarını düşünmelisiniz. Eğer başarılı olur iseniz 5-10 yıl içerisinde komşularınızın da kiraz üretimine başlaması ile sizin bölgeniz de bir kiraz bölgesi olabilecektir.
3- Kalite Belgesi
Açıktır ki kiraz üretiminin karlı olmasının sebebi ihracata giden bir ürün olmasıdır. Özellikle ihracatlık ürün para kazandırmaktadır. İhracatlık ürün iç piyasaya girmemektedir lakin bu ürünün fiyatı iç piyasa için hayli yüksektir.
Üreteceğimiz ürünün ihraç edilebilmesi için başta Globalgap olmak üzere kalite belgelerini almamız veya bu belgelere sahip ihracatçılar ile sözleşme yapmamız gerekmektedir.
Günümüzde belgesi olmayan kiraz genel olarak tatminkar bir fiyat ile değerlendirilememektedir.
4- Damlama Sulama
Damlama sulama modern ve karlı kiraz üreticiliği için günümüzde olmazsa olmaz noktasına gelmiştir. Damlama sulama sistemine sahip olan üreticiler kuraklık yıllarında kötü etkilenmez, topraklarının bozulmasını önler, yağışlara bağlı risklerden korunur hatta doğru zamanlama ile don tehlikesinden bile kısmen korunabilirler. Ülkemizde yeni kiraz bahçelerinin hemen hemen tamamında damlama sulama sitemi de kurulmaktadır ve eski bahçe sahipleri, uzun süredir bu sistemin faydalarının farkındadır ve bu sistemi kurabilmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar.